24 Temmuz 2012 Salı

Yaprak Misali Umutlar



Yaşamlarımız hep yaprak misali, tükendikçe yeniden yeşeriyor gibi. Tükenen umutlarımızın yeşermesi gibi, yada solan sararıp ayaklar altında çiğnenmiş gibi. Bazen el üstünde tutulan kıymeti bilinen, bazense elimizi yumruk yapıp o yumruğun üstüne koyulan yaprağın acaba nasıl bir ses çıkacak merakıyla acımasızca vurulması gibi hayatlarımız. Yarının ne olacağını bilmeden yaşadığımız zaman dilimleri, gerçi 1 saniye sonrası bile meçhulken günler, aylar, yıllar sonrasına kurduğumuz hayaller ve ardı arkası kesilmeyen umutlarımız.



İnsanoğlu ne için geldi dünyaya ? İbadet mi ? Sevmek sevilmek mi? Yoksa çiftleşip ürümek için mi ? Ne bok yemeye geldik ki başka bir dünyanın cehennemine ? Bir yaprak misali ayaklar altında ezilmek için mi ? Yoksa el üstünde birileri tarafından tutulmak için mi ?



Her sonbahar geldiğinde düşen yapraklar gibi düştü umutlarım
Hayallerim vardı yere göğe sığmayan
Birileri hep yıktı
Birileri ezdi geçti
Ve o birileri hep hayatımda öldü
Öldürdüğüm sinekler gibi
Yada evi basan karıncalar gibi
Yürüdüğüm yollar taşlıydı
Yürürken üzerime dökülen yaprakları vardı
İnsanların umutları gibi
Birileri vardı hep
O birileri götürdü çoğu zaman
Zaman götürdü bazende
Giden bendeydi
Kalmayacak diye endişem olmadı
Bir taraftan verip
Misliyle alanlarımla doldu
Sonbaharın ardından düşen yapraklar
İlkbaharda açacaklardı
Umutlarım gibi
Birileri alacaktı birileri ezecekti
Hayat böyle devam edecekti
Yıkıldığın yerden başlamak zor olsada olacaktı….

1 yorum:

  1. insanın yaşadığı boşluğun tarifi yok kolay anlatılır acılar kolay yaşanmaz oysa ki saçma denilen yazılarda bile insan kendini buluyor acıyı tattıysa ..yüreğine sağlık ...y

    YanıtlaSil