5 Ağustos 2011 Cuma

N.S.


Özellikle kadınların yaptığı yada yaşadığı bir durumdan bahsedecem bugün. Güven konusu karamsarlık ve ön yargılar. Bir kadın eğer bir ilişkisinden ağır yaralar almışsa kendini ondan sonra ilişkiler için gerçekten kapatabiliyor. Yani karşısına çıkan her kişide bir güvensizlik bir şüphe yada ne bilim onu ne kadar tanırsa tanısın yine içinde bir imkansızlık bir acaba bir inançsızlık olabiliyor, oluyor da. Peki bu durum kime haksızlık ? Kendisine mi yoksa karşısında ki insana mı? Hangisinin hayatından çalıyor ? Kendi hayatı mı, yoksa onun hayatı mı ? Şimdi tamam kötü olan ilişkisi kötü oldu diye de her insanla yaşadığı ilişki kötü olacak diye bir durum yok. Aşk yada duyulan sevgi doya doya yaşanmalı. En azından bana göre. Aşkın sonunda üzülmek yada mutlu olmak diye garanti bişey yok. Zaten hayatımız bile garanti altında değil ki. Hadi bana 1 dk sonra ne olacağını söyleyin. Söyleyebilirmisiniz? Hayır tabiki de. Çünkü hayatta hiç bir şeyin garantisi yok. Eğer mutluluğu yakalamışsanız yaşayın nu. Bırakın inciğini boncuğunu. İlerde geç kaldım niye öyle değil de böyle yaptım diye vurmayın kafanızı duvarlara. Çünkü bir şeyi ne kadar eşelerseniz eşeleyin ne kadar kurcalarsanız kurcalayın sonunda zararlı çıkacak olan kişiler sizsiniz. Hep diyorum hayat çok kısa o kadar kısa ki ne zaman doğdum ne zaman bunları yaşadım ve ne zaman öldüm ölüyorum diye kendinizi bir çıkmazın içinde bulur ve öyle ağzınız açık kalırsınız. Sonuçta ne yaparsanız yapın bu sizin vermiş olduğunuz karar olacaktır. İyi yada kötü vermiş olduğunuz kararların arkasında sapa sağlam durmayı öğrenmek gerekir. Eğer bir mutluluk yaşayacaksanız düşünmeyin sonunda ne olacak. He size göz göre göre uçurumdan atlayında demiyorum ama güzel bir mutluluksa bunu yaşayın doya doya. Kendinizi kapatmak, yada kendinize engeller setler çekmek bu sizin hayatınızdan yaşamınızdan çalmaktan başka hiç bir şeyin olmadığını anlamak zorunda olmanız demektir. Çünkü hayat güzel ne olursa olsun acısıyla tatlısıyla güzel. Bırakın kendinizi yaşayın yaşanacak ne varsa. Nasılsa kimsenin yaptığı yanına kar kalmayacak. Siz kendi mutluluğunuzu düşünün kendi isteklerinizi. Çünkü eğer siz mutluysanız etrafınızdakiler mutlu olacaktır. Bir kere yanlış bişey yaşadıktan sonra sürekli yanlış seçim yapacam yada yanlış insan çıkacak karşıma demek boş, saçmalık başka hiç bir şey değil. Nasıl 10 parmağın 10’da aynı değilse her insanda aynı değildir. Ne kendi hayatınızdan çalın nede başkasının hayatından çalın. Sadece sevin mutlu olun. Ama körü körüne de uçurumdan atlamayın…. Hayat size umarım hep gülen yüzünü gösterir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder